Tarih: 16.10.2025 14:36

Demir Çağı'nın izleri Ardahan'daki Tigem Kalesi kazılarında şekilleniyor

Facebook Twitter Linked-in

ARDAHAN (AA) - Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle Kars Müze Müdürü Hakim Aslan başkanlığında, Ardahan Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nden Dr. Öğretim Üyesi Ayşegül Akın Aras'ın bilimsel sorumluluğunda yürütülen kazılara, Valilik, Üniversite, Göle Kaymakamlığı ve Göle Belediyesi destek sağlıyor.

Kalenin mimari yapısının, tarihsel katmanlarının ve bölgedeki yerleşim düzeninin daha net ortaya konulması amaçlanan kazılarda, Erken Demir Çağı ile Geç Demir Çağı'na ait yapı kalıntılarına rastlandı.

Kazı başkanı Hakim Aslan, AA muhabirine, kazı çalışmalarını belli bir seviyeye kadar getirdiklerini söyledi.

Çalışmaların çok titiz şekilde yürütüldüğünü ifade eden Aslan, şöyle konuştu:

"Yaptığımız çalışmalarda hem Erken Demir Çağı'na hem Geç Demir Çağı'na ait kale yerleşim alanı bölmelerine denk geldik. Burada yaptığımız çalışmalarda daha derin seviyede Erken Demir Çağı'na ait yapı kalıntısı hemen daha üst seviyede ise Geç Demir Çağı'na ait yerleşim birimlerini oluşturan duvarlara rastladık. Burada tabii birçok seramik parçası karşımıza çıktı. Özellikle dönem tarihlendirmesi konusunda bize çok faydalı oldu. Burada yani 3500 yıl öncesine dair önemli verilere ulaştık çünkü o döneme ait çanak çömlek parçalarıyla karşılaştık. Aynı zamanda mimari yapısı, mimari dokusu, mimari yapım tarzı yine döneme ait önemli ipuçları verdi."

"Bölgedeki Demir Çağ kaleleri içerisinde tespit edilen en nitelikli kale"

Kazı çalışmalarında görevli arkeolog Dr. Taygun Kotan da Ardahan'ın konumu itibarıyla Kafkasya'yı Anadolu'ya bağlayan önemli geçit noktalarından olduğuna değinerek, "Yapılan çalışmalar doğrultusunda Tigem Kalesi'nin, bölgedeki Demir Çağ kaleleri içerisinde tespit edilen en nitelikli kale olduğu anlaşılmıştır. 220'ye 185 metre boyutlarındaki kale yerleşimi, Ardahan sınırları içerisinde tespit edilen kaleler içerisinde Demir Çağı dönemine ait en büyük kaledir." diye konuştu.

Kotan, Tigem'in kale sıfatının dışında içerisinde sosyal yaşamı da barındırabildiği bir kent modelini oluşturduğunu anlatarak, "Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Anadolu ve İran'ın kuzeyinde yapılan arkeolojik çalışmalarda Demir Çağı'na ait kalelerin genel özellikleri hakkında bir bilgiye sahibiz ve bu kale de o genel özelliklerin hemen hemen hepsini bünyesinde barındırmaktadır." dedi.

Kalenin döneminde nasıl kullanıldığıyla ilgili bilgi veren Kotan, şöyle devam etti:

"Burada genellikle yönetici, idari kesimin yaşadığını biliyoruz. Dış surla iç sur arasında yerel halkın yaşam alanı mevcuttur ve dış surun dışında da yükseltilmiş tepenin eteklerinde mezarlık alanları bulunmaktadır. Yani burası hem bir kale hem de bir sosyal yaşam alanını oluşturmakta. Surlar genellikle savunma amaçlı ama bu gördüğümüz sitadeli (iç kale) çevreleyen sur, aynı zamanda siyasi gücün göstergesi ve aynı zamanda da sosyal ayrışmanın ta kendisidir. Çünkü artık halk, yönetici ve halk olarak iki sınıfa ayrılmış durumda, bu bakımdan da önemli."

"Elde ettiğimiz veriler çok güzel"

Çalışmalarda görevli Dr. Öğretim Üyesi Ayşegül Akın Aras ise Tigem Kalesi'nde sitadel ve ana yerleşim yerinde çalışma yürüttüklerinden bahsetti.

Üç ayrı alanda çalışma yürüttüklerine işaret eden Aras, "Elde ettiğimiz veriler çok güzel. Burada sur mimarisinin iç çevre duvarını tespit ettik ve ortaya çıkardık. Zaten bir kısmı gün yüzündeydi ama tam anlayabilmek için gidişatını burada yaptığımız çalışmalar da bize verimli potansiyel sunmuş oldu. Arka alanlarda da yine çalışmalarımızı yürüttük. Zaten kaleye baktığınızda Geç Tunç Erken Demir Çağ kalesiydi ama içeride bizi şaşırttı. İki evreli bir süreç var, şu an için görünen de Erken Demir Çağ kalesinin yanı sıra üst mimaride de Geç Demir'in evresini yakalamış olduk." değerlendirmesinde bulundu.


Muhabir: Cüneyt Çelik,Günay Nuh




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-H1BEN5KZ8N