İSTANBUL (AA) - AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, ABD Başkanı Donald Trump'ın tarife yaklaşımındaki değişimlerin belirsizlikleri artırmasıyla artan risk algısı güvenli liman olan altına ilgiyi artırdı. Ülkelerin karşılıklı olarak birbirlerine tarife açıklamalarıyla artan politik ve ticari belirsizlikler de altına talebin artmasını sağladı.
Öte yandan merkez bankalarının altın alımlarına devam etmesi de fiyatları desteklerken özellikle Çin Merkez Bankasının (PBoC) altın alımlarını sürdürmesi de burada önemli bir faktör oldu. Çin'de yatırımcılar da özellikle emlak piyasasındaki belirsizlik nedeniyle altına yöneliyor.
Orta Doğu'daki çatışmalar ve Rusya-Ukrayna arasındaki ilişkiler de dahil olmak üzere jeopolitik gerginlikler ve ticaret savaşı riskleri, 2025 yılında enflasyonu tetikleyebileceğine yönelik endişeleri beslerken bu durumun da güvenli liman özelliği taşıyan altına talebi artırabileceği öngörülüyor.
ABD'de başta olmak üzere artan küresel borç yüklerinden kaynaklı mali istikrarsızlık da altın fiyatlarını artıran faktörler arasında yer alıyor. Öte yandan ABD'de açıklanan enflasyon verilerindeki yavaşlamanın ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimleri destekleyeceğine yönelik öngörüler de altının ons fiyatını destekledi.
Bu gelişmelerle yıl başından bu yana yükseliş trendinde hareket eden ons altın, bugün 3 bin 17 doların üzerini görerek rekor kırdı. Ons altın yılın başından bu yana yatırımcısına 14'ün üzerinde kazandırdı.
Fiyatındaki yükselişte Çin talebi ile Londra'dan New York'a olan altın akışı etkili olduİş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, altının ons fiyatının 2 bin 900 dolardan 3 bin dolara çıkmasının önemli olduğunu ancak Fed'in faiz indirimlerini ötelemesine ve Ukrayna'da barış ihtimali olmasına rağmen altının ons fiyatının 2 bin 900 dolara nasıl geldiği konusunun da çok önemli olduğunu belirtti.
Bunun temelinde jeopolitik ayrışma bulunduğunu söyleyen Manukyan, "Çin ve ABD arasında ticarette, siyasette ve finansta bir ayrışma var ve bu ayrışma daha da şiddetlenecek dolayısıyla bunun getirdiği bir Çin talebi var. Aynı zamanda bütün bu belirsizliklerin oluşturduğu bir talep var. Onun dışında daha mikro bazda bakarsanız gümrük verileri korkusu nedeniyle Londra'dan New York'a olan altın akışı da altının ons fiyatının artmasına yönelik sebepler arasında sayılabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Manukyan, ons altın fiyatına ilişkin "Ben buradaki hedefi 3 bin 30, 3 bin 40 dolar görüyorum. Ancak ana hedef 3 bin 200 dolar gibi geliyor." ifadelerini kullandı.
Fed'in ne kadar faiz indirimine gideceği ve gümrük tarifelerinin nasıl çözüleceğinin altının ons fiyatında etkili olacağını bildiren Manukyan, "Burada önemli olan piyasada bir likidite krizi olmaması. Şu anda da öyle bir şey gözükmüyor. Çin tarafından gelen paketler var. Almanya'dan gelen paketler var. Altının ons fiyatında trendi kalıcı bir şekilde değiştirecek gelişme yok gibi." dedi.
"Çin'in altın rezervlerinin orta/uzun vadede artabileceğini düşünüyoruz"Ak Yatırım Uluslararası Piyasalar Stratejisti Uraz Çay da geçen hafta tarihte ilk defa 3 bin dolar seviyesini aşan altının ons fiyatında üç konunun öne çıktığını belirtti.
Altının ons fiyatındaki yükselişte ilk olarak global merkez bankalarının alımlarının etkili olduğunu ifade eden Çay, "Çin'in Şubat 2025'te toplam rezervlerinin yüzde 5,9'u altın. Bu oranın orta ve uzun vadede daha da artacağını düşünüyoruz. Bu oran 2018'de yüzde 3'ler seviyesindeydi." dedi.
Çay, ikinci etkenin Fed'in faiz indirimlerinin fiyatlaması olduğunu aktardı. ABD'de açıklanan şubat ayına ilişkin TÜFE ve ÜFE verileri sonrası 2025'te üç faiz indirimi olasılığının kuvvetlendiğini vurgulayan Çay, bu hafta açıklanacak Fed kararlarında bir ihtimal 2025 yılı için üyelerin iki indirimden üç indirime geçiş yaptığının görülebileceğini söyledi.
Çay, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
"Son olarak borsa yatırım fonu talebi güçlü bir şekilde yıla başladık. Bu üç değişkene vadeli kontratlarda kaldıraçlı fonların net uzun pozisyonlanma miktarı ve geçmiş net uzun pozisyonlanmalarına doğru hareketin devam edebileceğini de eklediğimizde, altının ons fiyatında 3 bin dolar seviyesinin dirençten desteğe doğru evrileceğini düşünüyoruz. Yıl sonu için global yatırım bankalarının altın tahminleri yukarı revize ediliyor. Yılbaşından beri değerli metal yüzde 13,7 primli. Ara ara kar satışları olsa da yükseliş trendinin 2025’te devam edeceğini öngörüyoruz. 2023 ve 2024 yılında sırasıyla yüzde 13 ve yüzde 27 prim sonrası 2025’te de şimdiden yüzde 10’ların üzerinde getiri mevcut."
New York'ta veri hizmetleri sunan Oanda'nın Kıdemli Piyasa Analisti Kelvin Wong da altındaki son yükselişlerin stagflasyon endişelerinden kaynaklandığını belirtti.
"Stagflasyon endişelerine ABD'de açıklanan Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksinin 57,9 seviyesinden gerçekleşerek 63,1 olan beklentilerini karşılayamaması ve tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisinin martta yüzde 4,3'ten yüzde 4,9'a yükselmesi işaret ediyor." değerlendirmesinde bulunan Wong, kısa vadede altının ons fiyatında 3 bin 16 ve 3 bin 30 seviyelerinin söz konusu olabileceğini ifade etti.
Muhabir: Burhan Sansarlıoğlu