AKÇAHISAR (AA) - Ülkenin orta kesimindeki Akçahisar kentinde 1764 yılında Arnavut ve Osmanlı mimarisinden esinlenerek inşa edilen tarihi yapı, 1989 yılından bu yana Akçahisar Etnografya Müzesi olarak hizmet veriyor.
Balkanlar'da türünün en iyi örneği olarak görülen müze, Arnavutluk'un kültürel ve tarihi mirasının en önemli unsurlarından biri olarak kabul ediliyor.
Müzede, tarihleri Osmanlı döneminden yakın döneme uzanan birçok eser, farklı odalara bölünmüş alanlarda sergileniyor. Eserler arasında giysiler, mutfak eşyaları, silahlar, ev eşyaları ile el sanatları ürünleri de bulunuyor.
Misafir odası, kadınlar odası, mutfak, milli giysiler odası, hamam ve çoban odası gibi alanlardan oluşan müzede, farklı zanaatların sergilendiği oda, zeytinyağı işleme ve üretim odası, "Plis" olarak adlandırılan Arnavut keçe külahı, şayak, demirci ve seramik üretimi ile değirmen gibi bölümler yer alıyor.
Sanal gerçeklik (VR) teknolojisinin de uygulandığı müzede, VR ekipmanları sayesinde bölgenin kültür ve geleneklerine "yolculuk" yapılabiliyor.
Balkanların cazibe merkezleri arasında yer alan müzede, Arnavutların yüzyıllar boyunca ortaya koyduğu yaşam tarzı, el sanatları ve gelenekleri tanıtılıyor.
Müzede yaklaşık 1100 eser sergileniyor
Akçahisar Etnografya Müzesi Müdürü Mehdi Hafizi, AA muhabirine, müzeye ilişkin bilgiler vererek, buradaki ürünlerin korunmasının ülke tarihi için önemli olduğunu belirtti.
Hafizi, müzede 50 ile 500 yıllık yaklaşık 1100 eserin sergilendiğini, her eserin kendi türünde değeri olduğunu söyledi.
Müzenin bulunduğu tarihi binanın, kapalı verandalı bölümünün de olduğunu aktaran Hafizi, "Dönemin yaşamının sergilenme biçimi, özellikle yabancı ziyaretçilerin büyük ilgisini çekmekte. Müze, Balkanlar'daki etnografya müzeleri arasında türünün en iyi müzesi olarak değerlendirilmektedir." ifadelerini kullandı.
Hafizi, müzeye Avrupa'nın birçok yerinden ve ABD'den turistlerin ilgi gösterdiğine işaret ederek, "İtalyanlar, Fransızlar, Almanlar ve Türkler bu müzeyi çok beğeniyorlar ancak Balkan ülkelerinden de ziyaretçilerimiz var." dedi.
Müzeye Arnavutların da ilgi gösterdiğini bildiren Hafizi, "Özellikle kültürün özenle korunduğu ve kendi türünde çok beğenilen bu müzenin, coğrafi sınır tanımadığı düşüncesindeyim." değerlendirmesinde bulundu.
Muhabir: Fatjon Cuka