ADEM KESKİN


SOKAK KÖPEKLERİ GEREKSİZ MİDİR?


SOKAK KÖPEKLERİ GEREKSİZ MİDİR?
 
 
   Sadakatte namdar, safvet-i kalbde mümtaz Süleyman Rüştü ile bir muhavere-i lâtife
 
   Güz mevsiminde, sineklerin terhisat zamanına yakın bir vakitte, hodgâm insanlar, cüzî tacizleri için sinekleri itlâf etmek üzere hapishanedeki odamızda bir ilaç istimal ettiler. Benim fazla rikkatime dokunmuştu. Odamda çamaşır ipi vardı. Bilâhare, o insanların inadına, sinekler daha ziyade çoğaldılar. Akşam vaktinde, o küçücük kuşlar, o ip üstünde gayet muntazam diziliyorlardı. Çamaşırları sermek için Rüştüye dedim: “Bu küçücük kuşlara ilişme; başka yere ser.” O da, kemali ciddiyetle: “Bu ip lâzımdır; sinekler başka yerde kendilerine yer bulsunlar.”... Her ne ise. Bu lâtife münasebetiyle, seher vaktinde, sinek ve karınca gibi kesretli küçük hayvanlardan bahis açıldı. Ona dedim ki: Böyle nüshaları çoğalan nevilerin ehemmiyetli vazifeleri ve kıymetleri vardır. Evet, bir kitab, kıymeti nisbetinde nüshaları teksir edilir. Demek, sinek cinsi de ehemmiyetli vazifesi ve büyük kıymeti var ki, Fatır-ı Hakîm, o küçücük kaderî mektubları ve kudret kelimelerinin nüshalarını çok teksir etmiş. Evet, Kuran-ı Hakîmin
يَا أَيُّهَا النَّاسُ ضُرِبَ مَثَلٌ فَاسْتَمِعُوا لَهُ إِنَّ الَّذِينَ تَدْعُونَ مِن دُونِ اللَّهِ لَن يَخْلُقُوا ذُبَابًا وَلَوِ اجْتَمَعُوا لَهُ وَإِن يَسْلُبْهُمُ الذُّبَابُ شَيْئًا لَّا يَسْتَنقِذُوهُ مِنْهُ ضَعُفَ الطَّالِبُ وَالْمَطْلُوبُ
yani, “Cenâb-ı Haktan başka, bütün esbab ve ulûhiyetleri ehl-i dalâlet tarafından dava edilen âliheler içtima etse, bir sineği halk edemezler. Yani, sineğin hilkati öyle bir mucize-i rabbaniyedir ve bir ayet-i tekviniyedir ki, bütün esbab toplansa, onun mislini yapamazlar, o ayet-i rabbaniyeye muaraza edemezler, taklidini de yapamazlar” 1 mealindeki ayete ehemmiyetli bir mevzu teşkil eden ve Nemrudu mağlup eden; ve Hazret-i Musa (a.s.) onların tacizlerine karşı müştekiyane, “Ya Rab, bu muacciz mahlûkları ne için bu kadar çoğaltmışsın?” deyince, ilhamen cevap gelmiş ki: “Sen bir defa sineklere itiraz ettin. Bu sinekler çok defa sual ediyorlar ki: ‘Ya Rab, bu koca kafalı beşer Seni yalnız bir lisan ile zikrediyor. Bazı da gaflet ediyor. Eğer yalnız kafasından bizleri halk etseydin, binler lisan ile Sana zikredecek bizim gibi mahlûklar olurlardı” diye, Hazret-i Musanın (a.s.) şekvasına bin itiraz kuvvetinde hikmeti hilkatini müdafaa eden sineğin; hem gayet nezafetperver, her vakit abdest alır gibi yüzünü, gözünü, kanatlarını temizleyen bu taifenin, elbette mühim bir vazifesi vardır. Hikmet-i beşeriyenin nazarı kasırdır; daha o vazifeyi ihata edememiş.
 
   Evet, Cenâb-ı Hak, nasıl ki deniz yüzünü temizlemek ve her günde milyarlarla vefiyat bulunan hayvanat-ı bahriye cenazelerini toplamak(Haşiye)
ve deniz yüzünü cenazelerle alûde, müstekreh manzaradan kurtarmak için, sıhhiye memurları nevinden gayet muntazam âkilül-lahm bir kısım hayvanatı halk etmiş. Eğer o bahriye-sıhhiye memurları gayet muntazam vazifelerini ifa etmeseydiler, deniz yüzü ayine gibi parlamayacaktı. Belki hazin ve elîm bir bulanıklık gösterecekti.
 
   Hem her günde milyarlarla yabanî hayvanlar ve kuşların cenazelerini toplamakla rûy-i zemini o taaffünattan temizlemek ve zîhayatları o elîm, hazin manzaralardan kurtarmak için, nezafet ve sıhhiye memurları hükmünde olan kartallar misillü, kerametkârane, gizli ve uzak, beş altı saat mesafeden bir sevk-i rabbanî ile o cenazenin yerini hisseden, giden ve kaldıran âkilül-lahm kuşları ve vahşi hayvanları halk etmiş. Eğer bu berriye-sıhhiyeleri gayet mükemmel, intizamperver ve vazifedar olmasa idiler, zemin yüzü ağlanacak bir şekil alacaktı.
 
   Evet, âkilül-lahm hayvanların helal rızıkları, vefat etmiş hayvanların etleridir. Hayatta olan hayvanların etleri onlara haramdır. Eğer yeseler, ceza görürler.
 
حَتّٰى يَقْتَصُّ الْجَمَّۤاءُ مِنَ الْقَرْنَۤاءِ
 
(ev kema kaal). Yani, “Boynuzsuz olan hayvanın kısası kıyamette boynuzludan alınır” 1 diye ifade-i hadisiye gösteriyor ki: Gerçi cesetleri fenâ bulur; fakat ervahları baki kalan hayvanat mabeyninde dahi, onlara münasip bir tarzda, dâr-ı bekada mücazat ve mükâfatları vardır. Ona binaen, canavarlara sağ hayvanların etleri haramdır, denilebilir.
 
   Hem küçücük hayvanların cenazelerini ve nimetin küçücük parçalarını ve tanelerini toplamak vazifesiyle karıncaları nezafet memurları olarak, hem niam-ı ilâhiyenin küçücük parçalarını teleften ve çiğnenmekten ve hakaretten ve abesiyetten sıyanet etmekle ve küçücük hayvanatın cenazelerini toplamakla, sıhhiye memurları gibi tavzif olunmuşlar. Aynen onlardan daha mühim, sinekleri dahi, insanın gözüne görünmeyen hastalıkların mikroplarını ve madde-i semmiyeyi temizlemekle sinekler muvazzaftırlar.
Değil mikropların nâkıleleri, bilakis, muzır mikropları mass, yani, emmek ve yemekle o mikropları imha, o madde-i semmiyeyi istihaleye uğratırlar, çok sarî hastalıkların önünü alırlar. Hem sıhhiye neferleri, hem tanzifat memurları, hem kimyager olduklarına ve geniş bir hikmete mazhar bulunduklarına delil ise, onların gayet kesretidir. Çünkü kıymettar, menfaattar şeyler teksir edilir.(Haşiye)
 
   Ey hodgâm insan! Sineklerin binler hikmet-i hayatiyesinden başka, sana ait bu küçücük faidesine bak, sinek düşmanlığını bırak. Çünkü, gurbette, kimsesiz, yalnızlıkta sana ünsiyet verdiği gibi, gaflete dalıp fikrini dağıtmaktan seni ikaz eder. Ve lâtif vaziyeti ve abdest alması, yüzünü, gözünü temizlemesiyle, sana abdest ve namaz, hareket ve nezafet gibi vazife-i insaniyeti ihtar eden ve ders veren sineği görüyorsun.
 
   Hem sineğin bir sınıfı olan arılar, nimetlerin en tatlısı, en lâtifi olan balı sana yedirdikleri gibi, Kuran-ı Mucizül-Beyanda, vahy-i rabbanîye mazhariyetle serfiraz olduğundan, onları sevmek lâzım gelirken, sinek düşmanlığı, belki insana daima muavenete dostane koşan ve her belasını çeken hayvanata düşmanlığı gadirdir, haksızlıktır. Muzırların yalnız zararlarını def için mücadele olabilir. Meselâ, koyunları kurtların tecavüzünden korumak için onlara mukabele edilir. Acaba hararet zamanında vücudun idaresinden fazla olan kanın çoğalması ve bulaşık ve bazı mevadd-ı muzırrayı hamil evridede cereyan eden mülevves kana musallat, belki memur olan sivrisinek ve pireler fıtrî haccâmlar olmasınlar mı? Muhtemel...
 
سُبْحَانَ مَنْ تَحَيَّرَ فِى صُنْعِهِ الْعُقُولُ
Değil mikropların nâkıleleri, bilakis, muzır mikropları mass, yani, emmek ve yemekle o mikropları imha, o madde-i semmiyeyi istihaleye uğratırlar, çok sarî hastalıkların önünü alırlar. Hem sıhhiye neferleri, hem tanzifat memurları, hem kimyager olduklarına ve geniş bir hikmete mazhar bulunduklarına delil ise, onların gayet kesretidir. Çünkü kıymettar, menfaattar şeyler teksir edilir.(Haşiye)
 
   Ey hodgâm insan! Sineklerin binler hikmet-i hayatiyesinden başka, sana ait bu küçücük faidesine bak, sinek düşmanlığını bırak. Çünkü, gurbette, kimsesiz, yalnızlıkta sana ünsiyet verdiği gibi, gaflete dalıp fikrini dağıtmaktan seni ikaz eder. Ve lâtif vaziyeti ve abdest alması, yüzünü, gözünü temizlemesiyle, sana abdest ve namaz, hareket ve nezafet gibi vazife-i insaniyeti ihtar eden ve ders veren sineği görüyorsun.
 
   Hem sineğin bir sınıfı olan arılar, nimetlerin en tatlısı, en lâtifi olan balı sana yedirdikleri gibi, Kuran-ı Mucizül-Beyanda, vahy-i rabbanîye mazhariyetle serfiraz olduğundan, onları sevmek lâzım gelirken, sinek düşmanlığı, belki insana daima muavenete dostane koşan ve her belasını çeken hayvanata düşmanlığı gadirdir, haksızlıktır. Muzırların yalnız zararlarını def için mücadele olabilir. Meselâ, koyunları kurtların tecavüzünden korumak için onlara mukabele edilir. Acaba hararet zamanında vücudun idaresinden fazla olan kanın çoğalması ve bulaşık ve bazı mevadd-ı muzırrayı hamil evridede cereyan eden mülevves kana musallat, belki memur olan sivrisinek ve pireler fıtrî haccâmlar olmasınlar mı? Muhtemel...
 
سُبْحَانَ مَنْ تَحَيَّرَ فِى صُنْعِهِ الْعُقُولُ
Nefsimle mücadele ettiğim bir zamanda, nefsim kendinde gördüğü nimet-i ilâhiyeyi kendi malı tevehhüm ederek gurura, iftihara, temeddühe başladı. Ben ona dedim ki: “Bu mülk senin değil, emanettir.” O vakit nefs gurur ve iftiharı bıraktı, fakat tenbelliğe başladı. “Benim malım olmayana ne bakayım? Zayi olsun, bana ne?” dedi. Birden gördüm: Bir sinek, elime kondu, emanetullah olan gözünü, yüzünü, kanatlarını güzelce temizlemeye başladı. Bir neferin mîrî silahını, elbisesini güzelce temizlediği gibi, sinek de temizliyordu. Nefsime dedim: “Bak!” Baktı, tam ders aldı. Sinek ise, mağrur ve tenbel nefsime hoca ve muallim oldu. Sinek pisliği, tıb cihetiyle zararı yok bir maddedir ki, bazen tatlı bir şuruptur. Fakat sinek, yediği binler muhtelif muzır maddelerin ve mikropların ve semlerin menşei olmakla, sinekler küçücük istihale ve tasfiye makineleri hükmüne geçmeleri hikmet-i rabbaniyeden uzak değildir, belki şenindendir. Evet, arıdan başka sineklerin bazı taifeleri var ki, (Haşiye) muhtelif ve müteaffin maddeleri yerler, mütemadiyen pislik yerine katre katre şurup damlatırlar. O semli, müteaffin maddeleri ağaçların yapraklarına yağan kudret helvası gibi tatlı, şifalı bir şuruba tebdil ederek, bir istihale makinesi olduklarını isbat ederler. Bu küçücük fertlerin ne kadar büyük bir milleti, bir taifesi olduğunu göze gösterirler. “Küçüklüğümüze bakma. Taifemizin azametine bak, ‘Sübhanallah de” diye lisanı hal ile söylerler.
 
Said-i Kürdî

Bakan Bolat: "Yatırım Danışma Konseyi Toplantısı sonuçlarının ülkeye, ekonomiye ve halka hayırlı olmasını dilerim"

TechAnkara Proje Pazarı bu yıl 100 projeyi yatırımcılarla buluşturacak

Türkiye'den girişimler Londra'da yatırımcılarla buluştu

Şeker pancarı alımlarında ödemeler 30 gün içerisinde tamamlanacak

Küresel piyasalarda gözler ABD'de açıklanacak istihdam verilerine çevrildi

İşletmeciler gıda ambalajlarındaki parti numaralarını Tarım ve Orman Bakanlığıyla paylaşacak

Trenlere yerli ve milli muayene sistemi geliyor

Bakan Yumaklı: Deprem bölgesindeki 11 il için 46 milyar liralık su yatırımı planlandı

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi'nden Türkiye'nin rüzgar enerjisi politikalarına övgü

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi'nden Türkiye'nin rüzgar enerjisi politikalarına övgü

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 6 6 0 0 15 18
2.Fenerbahçe 6 4 1 1 9 13
3.Beşiktaş 5 4 0 1 7 13
4.İstanbul Başakşehir 6 4 1 1 5 13
5.Samsunspor 6 4 2 0 4 12
6.Göztepe 5 2 0 3 5 9
7.Eyüpspor 6 2 1 3 3 9
8.Konyaspor 6 2 2 2 -1 8
9.Sivasspor 7 2 3 2 -2 8
10.Antalyaspor 6 2 2 2 -3 8
11.Kasımpaşa 6 1 2 3 -2 6
12.Alanyaspor 6 1 2 3 -3 6
13.Bodrum FK 6 2 4 0 -4 6
14.Trabzonspor 5 0 0 5 0 5
15.Gazişehir Gaziantep 5 1 3 1 -3 4
16.Rizespor 6 1 4 1 -11 4
17.Kayserispor 5 0 2 3 -4 3
18.Hatayspor 6 0 4 2 -6 2
19.Adana Demirspor 6 0 5 1 -9 1