CUMA'NIZ MÜBARK OLSUN
MÜRÜVVET
Erlik, kahramanlık,yiğitlik,cömertlikve insan olmaktır,
Vicdanının sesini duymaktır, edepte kemâldir,
İmana uygun davranıştır.
Gizli ve aşikar her yerde çirkin davranışlardan uzaklaşmaktır.
Nimete şükür, zorluk ve belaya sabretmektir,
Şikayet ve sızlanmayı bırakmaktadır.
Peygamber Efendimiz’in bi’setiyle, eski mürüvvet anlayışı bütün zararlı aşırılıklardan arındırılmış ve medenî bir hâle gelmiştir.
HADİS-İ ŞERİFTE,Ç ;
(Kimseye zulmetmeyen, yalan söylemeyen ve sözünde duran, mürüvvet sahibidir) buyuruldu. (Edeb-üd-dünya)
ALLAH RASÛLÜ ( S.A.V.) ; mürüvvet itibârıyla kavminin en üstünü, soy itibârıyla en şereflisi, ahlâk bakımından en güzeli idi.
Komşuluk hakkına
en ziyâde riâyet eden,
hilim ve sadâkatte en üstün olan,
insanlara kötülük ve eziyet etmekten en uzak duran O idi.
Hiç kimseyi kınayıp
ayıpladığı, hiç kimseyle münâkaşa ettiği görülmemişti.
Güzel ahlâkı ile bütün insanlar arasında temâyüz ediyordu.
Herkes O’nu iyilik ve güzel davranışlarıyla tanıyor ve hürmet ediyordu.
Öyle ki Cenâb-ı Hak bütün iyi haslet ve meziyetleri O’nda topladığı için kavmi kendisine «el-Emîn» vasfını vermişti.
HİKMET EHLİ ZATLAR BUYURUYOR Kİ :
Mürüvvet, her zaman sofrası açık olmak ve insanların işini görmek için hazır beklemektir.
Mürüvvet iffetli olmak, darlıkta ve genişlikte bol bol ihsanda bulunmaktır. (HAZRET-İ HASAN BASRİ )
Ana-babasına iyilik eden, akrabasını ziyaret eden, arkadaşlarına ikramda bulunan, çoluk çocuğu ve hizmetçisi ile iyi geçinen, dinini koruyan, malını temiz tutup fazlasını dağıtan, dilini tutan, gözünü haramdan koruyan, fuzuli işlerden uzak duran, mürüvvet sahibidir. ( FUDAYL B. İYAD )
Ey Allahım,
Aczimizi gücünle buluştur, Azmimize kuvvetini eriştir, Zayıflığımızı Senin sonsuz kudretinle takviye et!
Bizim düşüklüğümüzü izzetlinle yücelt,
Darlığımızı engin ferahlığına kavuştur.
Sen bizim ve her işimizin sahibisin,
Bizi desteksiz bırakma
Bizleri Mürüvvet ehli insanlardan eyle