HAYIRLI CUMALAR
SELMAN-I FARİSİ’DEN (R.A.) HİKMETLİ SÖZLER
ÜÇ ŞEY BENİ GÜLDÜRDÜ, ÜÇ ŞEY DE AĞLATTI.
ŞUNLARA GÜLDÜM :
1 ) İnsan dünya için ümitlerle doludur; hâlbuki ölüm onun peşindedir.
2 ) İnsan gâfil bir şekilde yaşar, hâlbuki kendisinden gâfil kalınmaz, her hâli kaydedilir. Kirâmen Kâtibîn melekleri her an tespit hâlindedir.
3) Bazı insanlar kahkaha ile gülerler. Hâlbuki gafletleri sebebiyle Cenâb-ı Hakk’ın gazabını mı celbediyor, yoksa O’nu râzı mı ediyorlar bilmezler.
ŞU ÜÇ ŞEY DE BENİ AĞLATTI :
1 ) Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem ve ashâb-ı kirâm gibi güzîde ahbâbdan ayrılmak, onların rûhânî ikliminden uzak kalmak.
2 ) Ölüm ânındaki dehşet verici hâdiseler.
3 ) Cennet’e mi, yoksa Cehennem’e mi gideceğimi bilmeden Âlemlerin Rabbinin huzuruna çıkmak.
GECE OLUNCA İNSANLAR ÜÇ HÂL ÜZERE OLURLAR :
KİMİ LEHİNE OLANI YAPAR, ALEYHİNE OLANI YAPMAZ.
Bazı insanlar, diğer insanların gafletini ve gecenin karanlığını fırsat bilir, bundan istifâdeyle kalkar, abdest alıp namaz kılar, geceyi amel-i sâlihlerle ihya ederler. İşte bunlar, lehlerine olanı yapmış, aleyhlerine olanı terk etmişlerdir.
KİMİ, ALEYHİNE OLANI YAPAR, LEHİNE OLANI YAPMAZ.
İnsanların gafletinden ve gecenin karanlığından istifâde ile Allâh’ın haram kıldığı fiilleri işler, nefsânî arzularıyla geceyi ziyan ederler. Bunlar da aleyhlerine olanı yapmış, lehlerine olanı terk etmişlerdir.
KİMİ DE NE LEHİNE NE ALEYHİNE HİÇBİR ŞEY YAPMAZ.
Yani sabaha kadar uyumuş, geceyi gafletle geçirmişlerdir. Onlar da ne lehlerine ne de aleyhlerine bir şey yapmamışlardır.
ZÂHİDİN MAİŞETİ İBÂDETTİR .
Namaz ölçek gibidir, yani bir mü’minin Allâh’a yakınlığının ölçüsüdür. Kim ölçüyü tam tartarsa ona da karşılığı tam olarak verilir. Kim de eksik bırakırsa, Cenâb-ı Hakk’ın Mutaffifîn Sûresi’nde ölçüyü eksik tartan hilekârlara yönelttiği tehdit herkesin mâlûmûdur!
Selmân radıyallâhu anh namaz kılmak için temiz bir yer arıyordu. Hikmet ehli bir kadın: “Önce temiz bir kalp elde et, sonra istediğin yerde namazını kıl!” dedi. Bu söz Selmân radıyallâhu anh’ın hoşuna gitti. Kadına: “Hikmetli bir söz söyledin!” buyurdu.