PARIS (AA) - Anadolu Ajansının (AA), küresel ısınma ve Alp Dağları'na etkilerine ilişkin hazırladığı "Avrupa'nın Zirvesi Alpler" başlıklı dosya haberin üçüncü bölümünde, iklim değişikliği nedeniyle yüzyılın sonunda buzullarını kaybetme riskiyle karşı karşıya olan Alpler'in, Avrupa kıtasının su kaynağı bakımından önemi ele alındı.
İklim krizine karşı yüksek dağlık alanların nasıl değişime uğradığına ilişkin çalışmalar yürüten Ravanel, Savoie Mont Blanc Üniversitesi ve Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezinin (CNRS) ortak araştırma laboratuvarı Dağ Ortamları, Dinamikleri ve Bölgeleri (EDYTEM) bünyesinde Araştırma Direktörü olarak görev alıyor.
Ravanel, iklim krizi nedeniyle gelecekte Alpler'in çevresinde ortaya çıkabilecek su sıkıntılarını AA muhabirine anlattı.
Dağcıların tırmandığı donmuş toprakların (permafrost) durumunun kötüleştiğine işaret eden Ravanel, bu durumun dağcılar açısından güvenlik sorunlarına yol açtığını belirtti.
Ravanel, bunun halk ve binalar için de risk teşkil ettiğini vurgulayarak, mayısta kaya ve buzul çökmesi sonucu İsviçre'nin Blatten köyünün harap olduğunu hatırlattı.
"Buzullar genel olarak 1,5 asra aşkın süredir geriliyor""İklim krizi, özellikle vadilerin buzullarında görülüyor." diyen Ravanel, iklim değişikliğinin izlerinin Fransız Alpler'indeki Bossons gibi farklı buzullarda son derece belirgin olduğunu dile getirdi.
Ravanel, turistlerin Fransız Alpleri bölgesinde turistik Montenvers alanına geldiklerinde, buzulların kalınlığını ve uzunluğunu görünce şaşırdığını aktararak, şöyle devam etti:
"Buzullar genel olarak 1,5 asra aşkın süredir geriliyor ancak 70-80'li yıllarda karlı kışlar ve son derece serin yazlar sayesinde biraz hacim kazanmıştı. Bu da onların 1980'li yıllarda küçük bir zirveye ulaşmalarını sağladı. 1990'lı yıllardan itibaren ise olaylar hızlandı."
Ravanel, 2003, 2015 ve 2022-2023 yıllarında çok sıcak havaların yaşandığına değinerek, "Yalnızca 2022 yazında Alpler toplam hacminin yüzde 6'sını kaybetti." dedi.
"Alpler'i Avrupa'nın su kuleleri olarak düşünebiliriz"Buzulların giderek daha hızlı eridiğine dikkati çeken Ravanel, "2000'li yılların başından bu yana Alpler'in buzulları hacimlerinin yüzde 40'ını kaybetti. Bu, son derece büyük bir kayıp. Bu sayılar, 21. yüzyılın sonunda Alpler'de artık hiç buz kalmayabileceğini anlamamızı sağlıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Ravanel, bu durumun çeşitli etkiler doğuracağını belirterek, "Bunların ilki ve en önemlisi, buzulların su kulesi görevi görmesidir. Alpler'i 'Avrupa'nın su kuleleri' olarak düşünebiliriz. Bu su, özellikle yaz aylarında vadilere su sağlıyor." diye konuştu.
Fransız Alpler'indeki "Mer de Glace" adlı buzulun, Aveyron Çayı için, onun da Arve Nehri için su kaynağı olduğunu anlatan Ravanel, "Arve (Nehri), yazın Rhone'un en büyük katkı sağlayıcılarından biri. Bu nedenle eğer artık buzullar olmazsa, Rhone Nehri'nde neredeyse hiç su kalmaz." ifadesini kullandı.
Ravanel, tüm bunların içme suyu, hidroelektrik üretimi ve nükleer santrallerin soğutulması üzerinde etkisi olduğunun altını çizerek, "Fransa'da çoğunlukla bu santrallere bağımlıyız. Oysa bu santrallerin soğutulması gerekiyor. Eğer soğuk su olmazsa, bazı reaktörleri durdurmalıyız. Bu, sıcak hava dönemlerinde giderek yaşanan bir durum haline geldi." şeklinde konuştu.
Gelecek yıllarda Alpler'deki buzulların durumuna göre bölgede su barajlarının inşa edilmesi gerekebileceğini belirten Ravanel, "Dünya nüfusunun büyük bir kısmı, dağlardaki buzulların suyuna doğrudan bağlı." dedi.
Muhabir: Esra Taşkın