İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Terörsüz bir Türkiye'nin inşası sürecinde şu iki önemli hedefe ulaşmayı arzu ediyoruz; birincisi, hiçbir pazarlık, hiçbir al-ver olmadan, kayıtsız ve şartsız terör örgütünün silah bırakarak kendisini feshetmesi, ikincisi ise terörün yol açtığı sorunların kalıcı olarak ortadan kaldırılması." dedi.
İstanbul Valiliğince, Yenikapı'daki Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen Şehit Aileleri ve Gazilerle İftar Buluşması'nda konuşan Yılmaz, 18 Mart Şehitleri Anma Günü vesilesiyle vatana, bayrağa ve istikbale sahip çıkarken şehit düşen tüm kahramanlara Allah'tan rahmet, gazilere sağlık diledi.
Şehitler diyarı Çanakkale'de, destansı zaferin 110. yıl dönümünü gururla anarak, o eşsiz Çanakkale ruhunu bir kez daha hissettiklerini kaydeden Yılmaz, milletin bağımsızlık aşkını, vatan uğruna can veren kahramanların aziz hatırasını yad ettiklerini belirtti.
Yılmaz, şehit aileleriyle bir arada olmaktan onur duyduğunu ve her zaman yanlarında olmaya devam edeceklerini dile getirdi.
Aziz toprakların, vatan uğruna gözlerini kırpmadan şehadete koşan kahramanların cesareti ve fedakarlıklarıyla kendilerine emanet edildiğini vurgulayan Yılmaz, "Her karışında şehitlerimizin mübarek kanı bulunan bu vatan, bağımsızlık ve hak mücadelesinde nice yiğitlerini toprağa vermiştir. Şehitlik, inancımızda peygamberlik makamından sonra gelen en yüce mertebelerden biridir. Rabb'imiz Kur'an-ı Kerim'de şehitlerimizi överek, 'Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler, Rableri katında rızıklandırılırlar' buyurmaktadır. Vatan uğruna canlarını feda eden kahramanlarımızı sonsuza kadar anmak, onların aziz hatıralarını yaşatmak hepimizin boynunun borcudur. Şehitlerimizin emanetine sahip çıkmak, geride bıraktıkları ailelerine ve gazilerimize hizmet etmek en önemli sorumluluklarımızdandır." diye konuştu.
"Türkiye Yüzyılı'nı kardeşlik ve birlik içinde inşa etme kararlılığımız tamdır"Cevdet Yılmaz, bu anlayışla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğünü kurduklarını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bugüne kadar istihdamdan eğitime, sağlık hizmetlerinden sosyal desteklere kadar birçok düzenlemeyi hayata geçirdik. Gazilerimizin hayat standartlarını iyileştirmek için de çeşitli destek mekanizmaları oluşturduk. İstihdam hakkının verildiği 1995'ten 2002 yılına kadar yalnızca 6 bin 315 şehit yakını, gazi ve gazi yakını kamuda istihdam edilirken, 2002'den bu yana bu sayıyı 50 bin 630'a yükselttik. Şehit anne-babalarına şartsız maaş bağlanmasını mümkün hale getirdik. Sadece geçtiğimiz yıl içinde 729 yeni atama gerçekleştirerek, şehitlerimizin emanetlerine ve kahraman gazilerimize sahip çıkma kararlılığımızı bir kez daha ortaya koyduk. Şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarına şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ve şehirlerarası demir yolu ve deniz yolu hatlarından ücretsiz yararlanma hakkı tanıdık. Şehit yakını, gazi ve gazi yakınları için geliştirdiğimiz istihdam politikalarıyla her zaman yanınızda olduk, aynı şekilde devam edeceğiz."
Ne yapılırsa yapılsın kaybedilen evlatların yerini hiçbir şeyin dolduramayacağını bildiklerini belirten Yılmaz, "Bize düşen, şehitlerimizin bizlere emaneti olan ailelerini ve kahraman gazilerimizi en iyi şekilde sahiplenmek ve hizmet etmektir. Bu, millet ve devlet olarak en büyük vefa borcumuz, en kutsal görevimizdir. Şehitlerimizin hatırasına layık olabilmek için en büyük sorumluluklarımızdan bir diğeri terörle mücadeleyi kararlılıkla sürdürmek ve terörsüz bir Türkiye hedefine ulaşmaktır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye Yüzyılı'nı kardeşlik ve birlik içinde inşa etme kararlılığımız tamdır." sözlerini sarf etti.
"Şehitlerimizin ruhunu muazzep edecek hiçbir tutumun içinde olmadık, olmayız"Yılmaz, "Ülke içinde ve sınırlarımızın ötesinde terörle yaptığımız kararlı mücadeleye herkes şahittir. Silahlı Kuvvetlerimiz, polisimiz, jandarmamız ve korucularımız ile büyük başarılara imza attık. 40 yıldır ülkemizin önünde engel teşkil eden, askerinden polisine, sivilinden kamu görevlilerine kadar on binlerce insanımızın hayatına mal olan terör belasından kalıcı ve kesin olarak kurtulmaya kararlıyız. Terör son bulsun, acılar dinsin, kardeşlik pekişsin ve artık bu topraklarda kan ve gözyaşı olmasın istiyoruz." ifadesini kullandı.
Bölge üzerinde emperyalist güçlerin tuzaklarının bozulmasını, Türkiye Yüzyılı'nın huzurun ve kardeşliğin yüzyılı olmasını istediklerini aktaran Yılmaz, "Gelecek nesillere terörün olmadığı bir ülke ve terörün olmadığı bölge miras bırakmak istiyoruz. Terörsüz bir Türkiye'nin inşası sürecinde şu iki önemli hedefe ulaşmayı arzu ediyoruz; birincisi, hiçbir pazarlık, hiçbir al-ver olmadan, kayıtsız ve şartsız terör örgütünün silah bırakarak kendisini feshetmesi, ikincisi ise terörün yol açtığı sorunların kalıcı olarak ortadan kaldırılması. 85 milyon biriz, beraberiz, kardeşiz diyoruz. Bizi birbirimize düşürmeye çalışanlara da bu kardeşliğimizle, bin yıllık tarihi birikimimizle müsaade etmeyeceğimizi en güçlü şekilde haykırıyoruz. Tüm bu gayretleri sarf ederken, aziz şehitlerimizin ruhunu muazzep edecek hiçbir tutumun içinde bugüne kadar olmadık, bundan sonra da olmayız." görüşünü paylaştı.
Birlik ve beraberlik içinde çalışarak şehitlerin emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni her alanda daha ileriye taşıyacaklarını dile getiren Yılmaz, "Türkiye Yüzyılı'nı, bölgemizde emperyalist oyunların akamete uğratıldığı, barışın, güvenliğin ve dayanışmanın asrı haline getireceğiz. Türkiye Yüzyılı, inşallah kardeşliğin, huzurun ve refahın yüzyılı olacaktır. Bugüne kadar nasıl sizlerin yanında olduysak, bundan sonra da her zaman yanınızda olacağız." dedi.
Kendilerinin aziz şehitlere olan minnet borçlarını yalnızca sözle değil, her an ve tüm imkanlarla yerine getirmekle yükümlü olduklarını vurgulayan Yılmaz, şehitlere bir kez daha rahmet diledi.
İstanbul Valisi Davut Gül de millet olarak canından vazgeçen şehitlere çok şey borçlu olunduğunu söyledi.
Şehitlerin ve gazilerin haklarını hiçbir zaman ödeyemeyeceklerini bildiklerini dile getiren Gül, en önemli vazifelerinin, şehitlerin emaneti kıymetli ailelerini ve gazileri asla ihmal etmemek olduğunu kaydetti.
Muhabir: Gökçe Karaköse
