HAKKARİ (AA) - Serin havası, soğuk su kaynakları ve verimli otlaklarıyla öne çıkan Hakkari'deki yüksek rakımlı yaylalar, yaz mevsiminde çevre il ve ilçelerden gelen göçer aileler ile binlerce hayvana ev sahipliği yapıyor.
Yaz aylarında hayvanlarını otlatmak için Batman'dan sürüyle Türkiye'nin en yüksek ikinci zirvesi olan 4 bin 135 rakımlı Uludoruk ile buzulların yer aldığı Cennet Cehennem Vadisi'ndeki yaylalara gelen göçerler, burada kurdukları çadırlarda yaklaşık 4 ay konaklıyor.
Sosyal hayatın imkanlarından uzakta doğayla iç içe bir yaşam süren çocuklar da bu süreçte ailelerinin en büyük yardımcısı oluyor.
Karnelerini aldıktan sonra ailelerinin yanına gelen çocuklar, kuzuların otlatılmasından hayvanların sağım işlemine, ev işlerinden su taşımaya kadar birçok işe el atarak anne ve babalarının yükünü hafifletiyor.
Çocuklar, çeşitli oyunlar oynayarak eğlenmeyi de ihmal etmiyor.
"Çocuklar okullar kapandıktan sonra yanımıza geldi"Göçerlerden Tayyip Yalçın, AA muhabirine, yaz mevsimini geçirmek için kentteki yaylaya geldiklerini, yaklaşık 4 ay kaldıktan sonra memleketlerine döneceklerini söyledi.
Geçimlerini hayvancılıkla sürdürdüklerini belirten Yalçın, şunları kaydetti:
"Göçer hayatı zor ama artık alıştık. Gece gündüz dağın başındayız. Koyunlara bakıyoruz, onları sağıyoruz. Otlatmaya götürüyoruz. İşimiz bu. Bizim oraların havası çok sıcak. Burası serin, suyu fazla, otu verimli. Peynir yapıp satışa sunuyoruz. Kuzuları da büyüttükten sonra satıyoruz. Çocuklar da okullar kapandıktan sonra yanımıza geldi. Onlar da bize yardımcı oluyorlar. Su taşıyorlar, odun topluyorlar, çobanların yemeğini götürüyorlar, onlara yardım ediyorlar. Sezon bittikten sonra yaklaşık 2 aylık yolculuğumuz başlayacak."
Şeyhmuz Yalçın da hayvanları otlatmak için ilkbaharda kente geldiklerini dile getirerek, "Yaz mevsiminde havalar çok sıcak olduğu için Batman'da kalamıyoruz. Buralara geliyoruz. Buradaki yaylalar çok güzel. Suyu, otlağı güzel. Halen bazı yerlerde kar var. Elde ettiğimiz sütten peynir yapıp satıyoruz. Çocuklarımız da bu süreçte bize yardımcı oluyor." ifadesini kullandı.
"Okullar açılmadan önce döneceğiz"Yalçın'ın torunu 6. sınıf öğrencisi Fatma Yalçın da eğitim-öğretim sezonunda okula gittiğini, yazın da yaylaya geldiğini anlattı.
Ailesiyle yaylada zaman geçirdiğini belirten Yalçın, "Burada dedem, amcam ve babamlar var. Onlarla buraya geliyoruz. Hasta olan koyunların yanında kalıyoruz. Onları otlatıyoruz. Burada annemize, babamıza yardımcı oluyoruz. Yaylaya alıştık. Zaman güzel geçiyor. Genelde kuzulara, koyunlara bakıyoruz. Bu işi genellikle babam ve ağabeyim yapıyor. Ben de ablamlara yardım ediyorum. Hayatımız bu şekilde geçiyor. Okullar açılmadan bir hafta önce döneceğiz. Okul için hazırlık yapacağız." diye konuştu.
Yalçın'ın torunu 13 yaşındaki Harun Yalçın ise "Koyunların, kuzuların yanına gidiyoruz. Eşeğe biniyoruz. Sabah uyandıktan sonra koyunların sağılmasına yardımcı oluyoruz. Sonra kuzuların yanına gidiyoruz. Oyun oynuyoruz. Öğrenciyiz. Kışın Batman'dayız, yazın da buralara geliyoruz." sözlerini sarf etti.
Muhabir: Sayim Harmancı