Gürültü kirliliğine karşı "yeşil koridor" önerisi

Gürültü kirliliğine karşı "yeşil koridor" önerisi

GÜNDEM 5.07.2024 13:38:32 0
Gürültü kirliliğine karşı

İSTANBUL (AA) - Türkiye'de hızla artan şehirleşme ve sanayileşme, trafik, inşaat faaliyetleri ve kalabalık nüfus gibi birçok faktörün neden olduğu gürültü kirliliği, hayatı olumsuz etkiliyor.

Prof. Dr. Mustafa Öztürk, AA muhabirine, kirliliğin en önemli kaynaklarından birinin ulaşım olduğunu söyledi.

İstanbul gibi büyükşehirlerde özellikle kentsel dönüşümden dolayı yürütülen inşaat faaliyetlerinin gürültü kirliliği oluşturduğunu, binaların birçoğunda gürültü ve ses yalıtımı yapılmadığını belirten Öztürk, "Bu önemli miktarda gürültü kirliliği oluşturuyor. Eğlence merkezleri de gürültü kirliliğine sebep oluyor. Özellikle yaz aylarında eğlence merkezleri dış mekanlarda eğlenceyi yaptıkları için bu da ciddi gürültü kirliliği oluşturuyor. Ama İstanbul gibi şehirlerde artık eğlence merkezli gürültü minimize edilmiş durumda çünkü bununla ilgili ciddi mücadeleler verildi." dedi.

"45 desibelin üzerinde hissettiğimiz ses sizi sinirli, yorgun yapabilir"

Öztürk, uygun yalıtım olmadığı takdirde en ufak gürültünün bile iç mekanda hissedildiğini belirterek, şöyle devam etti:

"45 desibelin üzerinde hissettiğimiz ses, gürültü, sizi yavaş yavaş sinirli, yorgun yapabilir. Özellikle trafiğin, deniz ve kara taşımacılığının yoğun olduğu yerlerde yaşıyorsanız, burada insan sağlığı için çok konforsuz şartlar oluşuyor. Bu sebepten dolayı bizim gibi ülkelerde kesinlikle binaların gürültüyle ilgili yalıtılması lazım. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ilgili yönetmeliği yayımladı. Bu gürültü kirliliği yalıtımı çok kolay ve basit, pratik bir uygulama. Bunu yaparak gürültü kaynaklı kirliliği önleyebilirsiniz. Hatta çocuklarınızın stresli ve asabi olmasını da önleyebilirsiniz."

Ulaşım kaynaklı gürültü kirliliğini önleyebilmek için önerilerde bulunan Öztürk, dur-kalk sisteminin minimize edilmesi gerektiğini kaydetti.

Öztürk, aşırı hız yapılan yolda ciddi gürültü kirliliği oluştuğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

"Gürültü kirliliğini önlemek istiyorsak caddelerimizi yeşil koridorlara dönüştürmemiz lazım. Caddelerimizi ağaçlandırmamız, yeşil alanlara dönüştürmemiz, caddelerin kenarındaki bütün alanları sarmaşıklarla donatmamız lazım. Çim aşırı su seven bir bitki ve sesi çok absorbe etmez ama diğer bitkiler, sarmaşık gibi bitkiler ciddi şekilde absorbe eder. Böylece daha az sesin evlere, iş yerlerine, otellere, hastanelere, okullara yayılması sağlanır. Böylece daha konforlu şartlar sağlanmış olur. Sarmaşık gibi suyu sevmeyen, daha sağlıklı ve konforlu, daha az bakım isteyen bitki türlerini, çalıları ve ağaçları dikmek kaydıyla yeşil koridorları oluşturduğunuz zaman şehrinizde gürültü kirliliğini minimize edersiniz. O ağaçlar ve yeşil alanlar sesi emer, binalara ve insanlara gürültüyü ulaştırmaz."

Beşiktaş, Üsküdar, Kadıköy gibi meydanlarda desibel değerinin 100'leri bulabildiğini belirten Öztürk, "Konfor şartları ise maksimum 60'tır. Ortalama 45 en konforlu ama 60'a, 55'e kadar izin veriliyor. Hastane, okul gibi yerlerde 45'e izin veriliyor." dedi.

Öztürk, fabrikalar için gürültüyü önleyici yapılandırmaya gidilmesi gerektiğine dikkati çekerek, çalışanlar için de gürültüyü filtre edecek kulaklıklar takılmasının şart koşulması gerektiğini kaydetti.

Gürültü bariyerlerinin de kullanılması gerektiğini ifade eden Öztürk, "Görülmeyen bir katil dediğimiz, insanları hasta eden gürültü kirliliğine karşı herkes gerekli hassasiyeti ve önlemleri göstermeli. Stresimiz, sinirimiz, artıyor, geceleri uykularımız azalıyor ve uyku azaldığı için daha fazla sinirli oluyoruz. Bu sebepten dolayı verimli çalışmak, ortam sağlamak için gürültüyle ilgili ciddi mücadele etmemiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Sağlıklı bir uyku için 30-35 desibeli geçmemesi gerekiyor"

Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Ayça Çiprut da işitmeye zarar veren seslerin gürültü olarak tanımlanabildiğini söyledi.

Özellikle büyükşehirlerde gürültüden kaçmanın pek mümkün olmadığını dile getiren Çiprut, hava, kara, deniz ve demir yolu taşıtlarının, acil durum sirenlerinin, kornalar, iş makineleri ve onarım, tamir çalışmalarının, şantiyeler, atölyeler ve imalathanelerdeki seslerin çevresel gürültüye yol açtığını kaydetti.

Çiprut, gürültü kirliliğinin işitmeye etkisinin yanında uyku bozukluğuna da yol açtığını belirterek, "Kardiyovasküler sistem problemleri yaratabiliyor, dikkat dağınıklığı, huzursuzluk ve kaygı, endişenin artmasına sebep olabiliyor. İşitme kaybına yol açması için gürültünün miktarı, türü ve maruz kalma süresi çok önemli. Erişkinlerdeki işitme kayıplarının nedenlerinin başında aslında gürültüye bağlı işitme kayıpları geliyor. Özellikle yüksek gürültüde uzun süre çalıştığımız zaman önce geçici işitme kaybı oluyor, sonra kalıcı hale geliyor. Hem iç kulağımıza hem de işitme sinirimize kalıcı hasar verebiliyor." ifadelerini kullandı.

Gürültüye maruziyet süresiyle birlikte etkilerinin de arttığını anlatan Çiprut, "Uygun desibel yerine göre değişiyor. Gece bir yatak odasında ölçüm yapıyorsanız sağlıklı uyku için 30-35 desibeli geçmemesi gerekiyor. Günlük bir ofiste çalışıyorsanız, 50-55 desibel arasında olabiliyor. Hastanelerde ve okullarda ise bu düzeyin daha düşük olması gerekiyor." şeklinde konuştu.

Çiprut, gürültüye bağlı işitme kayıpların ciddi oranda görüldüğünü vurgulayarak, "Bunlar önlenebilir kayıplar. Gürültüde işitme kaybına uğrayanların oranının, mesleki hastalıklarının yüzde 10'unu oluşturduğunu söyleyebiliriz. Yüksek gürültüde çalışanlar, endüstride, makinelerin yanında çalışanlar, ortamda yüksek şiddette 80-85 desibelin üzerinde gürültü olduğu zaman yüksek risk grubu diyebiliriz." dedi.


Muhabir: Gökçe Karaköse


Haber Kaynak : Anadolu Ajansı

Avro Bölgesi'nde yatırımcı güveninde 8 ay süren toparlanma son buldu

Muş'ta bir kişinin hayatını kaybettiği selde tarım arazileri zarar gördü

Erciyes Dağı, yazın da çeşitli aktivitelerle doğaseverleri ağırlıyor

İkinci Dünya Savaşı batığı İtalyan askeri uçağı Kaş açıklarında görüntülendi

Başpehlivan Yusuf Can Zeybek, altın kemeri memleketi Antalya'ya ebedi götürmek istiyor

Vincenzo Montella, EURO 2024'te 26 oyuncusunun 23'üne forma verdi

Rusya: Türkiye'nin Ukrayna meselesine ilişkin barış platformu fikrini destekliyoruz

İYİ Parti hafta sonu yapacağı kampta yeni yol haritasını belirleyecek

Halkbank'tan söylentilere ilişkin açıklama: Suç örgütlerine kredi kullandırıldığı söylentileri tamamen gerçeğe aykırı

Emtia piyasasında Fed'in faiz indirimine ilişkin beklentilerin güçlenmesiyle ralli haftası yaşandı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan, İŞKUR'un verilerini paylaştı

Macaristan Başbakanı Orban, Avrupa'nın Rusya-Ukrayna Savaşı'nı körüklediğini ima etti

Çorum'da özel halk otobüsü ile hafif ticari araç çarpıştı, 10 kişi yaralandı

Kop Dağı zengin bitki örtüsü ve endemik türleriyle öne çıkıyor

Artistik cimnastikte gözler Paris Olimpiyatları'nda

"İmparator" Fatih Terim'in Galatasaray'a ilk imzasının üzerinden yarım asır geçti

NY Times: Demokrat Parti'de "Biden'ın başkanlık yarışından çekilmesi gerektiği" düşüncesi hakim

Tendürek Dağı'nda lav kayaları arasına inşa edilen "gizemli kale" kalıntısı görüntülendi

Protez bacak takılan Berkay, Çocuk İyilik Merkezi'nde fizik tedavi görüyor

Adana'da sahipsiz köpeklerin saldırısına uğrayan 5 yaşındaki çocuğun tedavisi sürüyor

ABD'li yatırımcı Rogers, ekonomide atılan adımlarla Türkiye'ye uluslararası yatırımın artmasını bekliyor

Srebrenitsa Soykırımı sorumlularından 45'i toplam 699 yıl, 4'ü müebbet hapis cezası aldı

Gereksiz ihbarlar itfaiyenin can dostları kurtarmasını engelliyor

Gaziantep'teki Geleneksel Sporlar Merkezi'nde atlara pansiyon hizmeti veriliyor

Macaristan Başbakanı Orban'ın AB Dönem Başkanlığı, Brüksel ile tartışmalı başladı

Barzani'nin Bağdat ziyareti sonrası KDP ile İran destekli Şii gruplar arasında yakınlaşma olur mu?

Irak'ın kuzeyinde 2 bin 300 Doçka mühimmatı ele geçirildi

Fırat EDAŞ, 40 bin haneye yetecek enerjiyi kayıp kaçak olmaktan çıkardı

Türk öğrenciler, "Gelecek İçin Tohumlar Programı"nın Avrupa ayağında projeleriyle dikkati çekti

Dört yıl önce 2. Lig'de oynayan Barış Alper Yılmaz EURO 2024 ile Avrupa'nın gündeminde

Yükleniyor