KAYSERI (AA) - Bursa ve Diyarbakır'ın ardından üçüncüsü Kayseri'de açılan merkez, 40 oda, spor alanları, sanat, müzik, marangoz ve resim atölyeleriyle bağımlılıkla mücadelede önemli bir hizmet veriyor.
Uzmanlar tarafından kontrol altında tutulan bağımlılar, grup ve bireysel terapilere katılıp, aile görüşmeleri yaparak 6 aylık tedavinin ardından yeni bir hayata "merhaba" deme şansı buluyor.
Yeşilay'da görevli Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Arzu Çiftçi, AA muhabirine, mayıs ayında hizmete giren Kayseri Yeşilay Rehabilitasyon Merkezinin bağımlılıkla mücadelede önemli bir görev üstlendiğini söyledi.
Vücudun alkol ya da maddeden arındırıldıktan sonra bağımlılık tedavisinin başladığını belirten Çiftçi, "Ayaktan başarılı olamayan hastalar için de yatarak tedavi elzemdir çünkü bağımlılık çok zor bir hastalıktır, tedavisi oldukça uzun sürelidir." dedi.
Çiftçi, rehabilitasyon merkezlerinde hastanın yaşamını ya da düşünce yapısını yeniden restore ettiklerini vurguladı.
"24 saat hastalarımızın yanındayız"
Merkezin Anadolu'da bulunmasının önemine işaret eden Çiftçi, şöyle konuştu:
"Kayseri'nin en büyük artısı burada kadın yatağı açacağız çünkü daha önce 2 merkez açtık fakat kadın yatağımız yoktu. Çok büyük bir ihtiyaç. Dolayısıyla elzem, olmazsa olmaz bir merkez açmış olduk. Yaklaşık 50 kadar personel var. Hastane mantığıyla 7 gün 24 saat çalıştığımız için bunun bir kısmı vardiyalı. Yani 24 saat hastalarımızın yanındayız. Şu anda 10 hastamız var. Toplamda 20 erkek, 20 kadın yatağımız var. 5 hastamızı taburcu ettik. Aslında ilk mezunlarımız, mezun diyoruz. Burasını biraz hayat okulu gibi algılamalarını istiyoruz. Hayatlarından çok memnunlar, çok mutlular. 'Yeniden dünyaya geldik.' diyorlar."
Çiftçi, madde arzusu, dışarı çıkma arzusu olduğu için hastalarda ilk ayın zor geçtiğini, bunun için basamaklı tedavi uyguladıklarını fakat önemli olanın bağımlının kendileriyle tanışması olduğunu dile getirdi.
"Hastayı tekrar hayata hazırlamaya çalışıyoruz"
Rehabilitasyon merkezinde hastanın tedavisi için 6 aylık bir yatış süresi olduğunu anlatan Çiftçi, şunları kaydetti:
"Biz de burada elimizden geldiğince yoğun bir tedavi yapıp hastayı tekrar hayata hazırlamaya çalışıyoruz. Hem hastanın üzerine düşen görevler hem bizim görevlerimiz var. Hasta sabah kalkar, yatağını toplar, etrafını temizler, kahvaltıya iner. Ondan sonra sporunu yapar, duşunu alır ve bizim grup terapilerimize ve günaydın toplantımıza girer. Ondan sonra hayatın, günün akışı devam eder. İş uğraş ve hobi atölyelerimiz var. Hem grup hem de bireysel terapilerimiz var. Aile görüşmelerimiz var. Hastanın hayatta neye ihtiyacı varsa yardımcı oluyoruz, eğer hasta istiyorsa açık öğretimden okula döndürebiliyoruz."
Çiftçi, hastanın kaliteli, doyumlu ve mutlu bir hayat yaşaması için gereken ne varsa yaptıklarını dile getirerek, "Resim ve seramik atölyeleri var. Dış aktivitelerimiz var, sinemaya, pikniğe gidiyorlar. Burada asıl mesele zaman zaman topluluk halinde hareket edip dış dünyayla da bağlantı kurmalarını sağlamak. Çok net kurallarımız var. Kurallarla birlikte burada tedavi uyguluyoruz. Kurallar zaten hastaları aynı zamanda düzeltiyor, iyileştiriyor. En önemli özelliği de burada bu kurallar tedavi ekibi için de geçerli." ifadelerini kullandı.
Muhabir: Müzahim Zahid Tüzün