Yükseköğretimde idari personele yer değiştirme imkanı hayata geçiriliyor

ANKARA (AA) - Yalçın, yükseköğretim kurumlarında görev yapan idari personelin yer değişikliği taleplerine ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Üniversitelerde "eğitim" ve "sağlık" hizmet kollarında çalışan personelin yer değişikliği taleplerinin karşılanması konusunda uzun süredir yürüttükleri çalışmalara değinen Yalçın, bu hakkın 6. ve 7. dönem toplu sözleşme görüşmelerinde kayıt altına alındığını ve toplu sözleşme maddesi olduğunu söyledi.

Yalçın, yürüttükleri diplomasi, ikili görüşmeler, üniversite önlerinde yapılan eylem ve çağrılar neticesinde tıkanıklığın aşıldığını, Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) konuya başından itibaren olumlu yaklaşmasının da işlerini kolaylaştırdığını ve ilk kez bu alanda merkezi yer değişikliği duyurusuna çıkıldığını belirtti.

YÖK'ün açıklamasına göre talep toplama sürecinin bugün itibarıyla sona ereceğini hatırlatan Yalçın, "Yükseköğretim tarihindeki ilk merkezi idari personel hareketliliğinin hayata geçirilmesine olumlu yaklaşıyoruz. Atılan adımın talepleri karşılamada ne ölçüde yeterli olacağı süreç içerisinde netleşecek." ifadelerini kullandı.

Üniversite idari personeli olarak görev yapan üyelerine yönelik tercih robotu ve dijital uygulama geliştirdiklerini belirten Yalçın, bu uygulama üzerinden tercihlerin alınmasıyla üyelerinin taleplerinin ölçüldüğünü söyledi.

Üniversitelerde görev yapan personelin bir kısmının tıp fakülteleri ve hastanelerde çalışan sağlık personeli olduğuna dikkati çeken Yalçın, benzer bir uygulamayı Sağlık-Sen bünyesinde de hayata geçirdiklerini belirtti.

Yalçın, "Her iki hizmet kolundaki üyelerimiz için tercih sürecini kolaylaştıran bu uygulamalar, tercih yapacak personel tarafından büyük ilgi gördü. Bu kapsamda her iki uygulamaya 4 bin 494 üyemiz giriş yaptı ve 7 bin 742 yer değişikliği talebi oluşturuldu. Analiz sonucunda üniversitelerde görev yapan 2 bin 819 personelin karşılıklı eşleşme ihtimalinin bulunduğu tespit edildi." bilgisini paylaştı.

Yalçın, genel başvuru sayısının süreç sonunda YÖK tarafından açıklanacağını belirterek, şunları kaydetti:

"Buradaki temel beklentimiz şu: Üniversitelerin özel yapısından dolayı iki kurum arasında personel hareketliliği için muvafakat ve kabul şartı aranıyor. Ayrıca, yer değiştirecek personelin kadrosu için yeniden kadro kullanım izni alınması zorunluluğu, üniversiteleri bu sürece mesafeli yaklaşmak zorunda bırakıyor. Bu nedenle personel hareketliliği yeterince desteklenmiyor ancak biz bu konuda ısrarcı olduk. Süreci sürekli gündemde tutarak ve tartışarak bir adım atılmasını sağladık. Bu uygulamayı bir 'demo' olarak değerlendiriyoruz fakat yönergesi ve kriter seti kamuoyuna duyurulmalıdır. Bundan sonraki aşamada sürecin kapsamının daha da genişletilmesini ve kalıcı hale getirilmesini bekliyoruz."

Yalçın, yer değişikliği talebinin temelinde aile bütünlüğü sağlanamayan personelin eş durumu tayini ile sağlık mazereti olan personelin ihtiyaçlarının bulunduğuna işaret etti. Yetkili sendika olarak bu konuyu toplu sözleşme sürecinde öncelikli taleplerden biri olarak gündeme getirdiklerini ifade eden Yalçın, iki toplu sözleşmede ısrarla savundukları bu talebin nihayet hayata geçirildiğini belirtti.

Ali Yalçın, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu vesileyle bazı personelin yer değişikliği talebi yerine gelecek ama bu hakkın yer değişikliği isteyen tüm personelin talebinin karşılanması için gerekli yapısal değişikliklerin takipçisi olacağız. Atama taleplerinin yalnızca karşılıklı yer değişikliğiyle sınırlı kalmaması, özellikle aile bütünlüğü ve sağlık mazereti gibi insani gerekçelerle yer değişikliği talep eden üniversite idari personelinin ihtiyaçlarını da kapsayacak şekilde, karşılıklılık şartı aranmadan daha geniş kapsamlı bir yer değişikliği süreci için gayretimiz sürecek. Bu sürecin başarıya ulaşması ve kapsamın genişletilmesi adına elimizden gelen gayreti göstermeye, üzerimize düşeni yerine getirmeye devam edeceğiz."

Kamu çalışanlarının aile bütünlüğüne ilişkin taleplerinin "Aile Yılı" kapsamında daha da önem kazandığını vurgulayan Yalçın, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 2025'i Aile Yılı ilan etmesi, kamu çalışanlarının aile bütünlüğüne yönelik taleplerimize ayrı bir anlam kazandırmıştır. Bu vesileyle, üniversite idari personelinden bazıları için aile birliği sağlanmış olacak. Bizim hedefimiz, tüm kamu çalışanlarının aile bütünlüğünü temin ederek hem huzurlarını artırmak hem de iş verimliliklerini yükseltmektir çünkü aile birliği sağlanmayanın iç huzuru olmaz, iç huzuru olmayanın da iş huzuru olmaz." ifadelerini kullandı.

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Yalçın, kamuda görevde yükselme ve ünvan değişikliği konusunun, memurların en önemli beklentilerinden biri olduğunu ifade etti.

Yalçın, 2021 Mart ayında yapılan Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) toplantısında görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavlarının kamu kurum ve kuruluşlarında periyodik yapılması gerektiğini gündeme getirdiklerini ve bu doğrultuda "3 yılı geçmemek şartıyla görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavları periyodik olarak açılır." şeklinde karar alındığını söyledi.

Ancak aradan geçen süreye rağmen alınan kararın uygulamaya geçirilemediğini belirten Yalçın, şöyle devam etti:

"Kurumlar, bu konuya bir mecburiyet olarak değil keyfiyet olarak yaklaşıyor. Bu nedenle kamuda uygulama birliği sağlanamıyor ve konuya ilişkin tartışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Mart 2021 KPDK'den sonraki süreçte de konuyu gündemden düşürmedik. Bazı kurumlar, zamanla sınav açmaya başladı. Milli Eğitim Bakanlığı, belirli aralıklarla görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavını yapan kurumlar arasında ancak bu konuda en fazla sıkıntıyı üniversitelerde yaşıyorduk. YÖK'ün bu konuda inisiyatif alması gerekiyordu. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar'a bu inisiyatifi aldığı için teşekkür ediyorum. 2024 Kasım ayında 71 üniversite ile birlikte ÜAK ve YÖK merkez birimlerinin dahil olduğu toplamda 73 kurumda sınav süreci merkezi olarak koordine edildi ve tarihe önemli bir kayıt düşüldü. Bu sürecin devamı ve henüz dahil olmayan üniversitelerin de kapsam altına alınması son derece önemli."

Ali Yalçın, yükseköğretim kurumlarının bu alanda kamuya örnek olması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavlarının periyodik şekilde yapılması konusunda artık kamuya ait bir standart belirlenmeli ve bu hususta '3 yılı geçmemek şartıyla tüm kamu kurum ve kuruluşlarında görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavları yapılır.' hükmü, keyfiyete bağlı olmadan uygulamaya geçirilmelidir. Bu sınavların ihtiyari bir durumdan çıkarılıp icbari bir pozisyona getirilmesi ısrarımızı devam ettireceğiz çünkü keyfiyetin hakim olduğu mevcut yapı, bazı kurumların sınav açarken bazılarının hiç yanaşmamasına neden olmakta ve bu durum uygulama bütünlüğünü sağlamadığı gibi adalet tartışmasını diri tutuyor. Biz, kamunun artık bu konuda net bir standart ortaya koymasını ve 3 yılı aşmamak kaydıyla tüm kurumlarda görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavlarının düzenli yapılmasını talep ediyoruz."

Muhabir: Buğrahan Ayhan